25 Kasım 2015 Çarşamba

12-LİDER VE LİDER TÜRLERİ -- Nur Nisa BAĞ






AD: NUR NİSA
SOYAD: BAĞ
OKUL NO: 140658062
BÖLÜM: BÜRO YÖNETİMİ VE YÖNETİCİ ASİSTANLIĞI (II. ÖĞRETİM)
KONU:  LİDER VE LİDER TÜRLERİ











HERKES LİDER OLAMAZ
                Topluluk içinde “iyi geçinme” ve “öne geçme” davranışlarını diğerlerinden daha iyi gerçekleştirenler, liderlik konumuna gelirler. Liderlerin belirgin ve ayırt edici bir kimlikleri ve kişilikleri vardır. Ancak onları lider yapan, etkili sonuçlar alan bir ekip oluşturabilmeleri ve bu ekibi sürdürebilme yetenekleridir.
Liderin kalibresi, zor dönemlerde belli olur. Dünya düzeninin yeniden harmanlandığı şu günlerde “liderler”in liderliği de zorlu sınavlardan geçiyor. Kriz dönemlerinde, baskı altında gün yüzüne çıkan kişilik ikilemleri, zor geçitlerden geçen insanların liderlerinde görmek istedikleri basireti seraba dönüştürüyor. 
LİDERİN GÜCÜ
Her toplumsal yapı bir güç odağı yaratır ve güç, toplumun küçük bir kesiminin elinde toplanır. Başka bir deyişle, kurumların işlemesi sosyal hiyerarşi yoluyla uygulanan bir kontrole dayanır. Her toplumsal yapı bir güç odağı yaratır ve güç, toplumun küçük bir kesiminin elinde toplanır. Başka bir deyişle, kurumların işlemesi sosyal hiyerarşi yoluyla uygulanan bir kontrole dayanır. 
LİDER KİŞİLİĞİ
1. Tutarlılık ve dürüstlük
Liderin özü sözü bir olmalıdır. Bir gün söylediğini ertesi gün, "Ben öyle demek istemedim"lerle geçiştirmemelidir.
2. Kararlılık
Karar vermek liderin mihenk taşıdır. Liderin kararları grubunu zora sokmamalıdır. Kararlar enine boyuna düşünülmüş, ne getirip ne götüreceği hesaplanmıştır.
3. Yeterlilik
Yaptığı ya da yönettiği işi iyi bilir. Konusunda uzmandır ve başkalarına aktardığı işlerin bile girdisine çıktısına hakimdir.
4. Vizyon sahibi olmak
Lider vizyon doğrultusunda insanları harekete geçirir; bir doğrultuda hep birlikte sonuca doğru yol alınmasını sağlar.
Sosyo-analitik bakış
Bireyin çevresindeki kişilerin ona baktıklarında dışardan gördükleri kişi vardır. Bu da bireyin kişiliği, bir başka deyişle itibarıdır. "O hırslı, rekabetçi, çalışkan, tuttuğunu koparan, zorluklardan yılmayan, özgüvenli, sınırları zorlayan, kararlı biridir."
Lider kime denir?
·         Duygularını ve davranışlarını denetleme: Lider kontrollüdür. Başarma ve kazanma tutkusunun esiri olmaz.
·         İnsan ilişkilerinde başarılı olma: Lider ekibiyle ve çevresindeki kişilerle (dış dünyayla) amaca yönelik, etkili ilişkiler kurar.
  • İşini iyi bilme: Lider yaptığı işi iyi bilir. Bilgilidir, uzmandır, birikimlidir, öğrenmeye ve harekete geçmeye hazırdır.
  • Liderlik becerilerine sahip olma: Lider delege etme, ikna etme, müzakere, kurumsal etkileme stratejilerini bilir.
LİDER İMAJI YARATMADA FOTOĞRAF KULLANIMI
 İmaj, dış katılımcıların düşüncelerinde ortaya çıkan, gelişimi için örgüt üyelerinin temel oluşturduğu, kurumun vizyonu, misyonu ve örgütsel değerlerinden oluşan kurum kimliğinin algılanış biçimidir. Bu açıdan imajın en belirgin unsurlarını, bir örgütün gelecekte olmak istediği durumunu, idealini ve var olma nedenini açıklayan vizyonu, onu diğer örgütlerden ayırt eden ve üstlendiği özel görevleri yansıtan misyonu, sahip olduğu dünya görüşüne temel teşkil eden örgüt kültürü, sosyal sorumluluklarını ifade etmeye yönelik düzenlenen iletişim stratejileri ve kurumsal dizaynı oluşturmaktır (İnan, 2003:57).
Görüntülere dayalı imajların ve/veya bu imajların temsilcilerinin anlık olarak üretilip tüketildiği günümüz neo-liberal görüntü politikalarının medya aracılığıyla topluma sunulması ya da insanların kanaatlerinin imajlara dayalı olarak oluşturulması yaşamsal gerçekliğin post-modern söylemlere uygun olarak “dışı hoş-içi boş” bir stratejinin topluma dayatılması şeklinde ifade edilmesi mümkündür. Nitekim gazete, TV ya da internet üzerinden görseller halinde sanal olarak toplumun zihnine sıklıkla sunulan imajlar, adeta gerçeğin yerini almıştır. Nitekim toplumsal hafızaya sıklıkla tekrar eden görsellerin yerleştirilmesi sonucunda, yerleştirilen imajlar kanıların, tutumların ve oluşumların ortaya çıkmasına katkı sağlamaktadır. Lippman da, insan davranışlarının önceden kazandırılmış olan görsel alışkanlıklara dayandığını, önceden zihne yerleştirilen steorotip olgular sayesinde bireylerin görmeden olgular hakkında bilgi sahibi olduğunun altını çizmiştir (Bayraktaroğlu, 2004:85). Günümüzdeki ve tarihteki çoğu lider güçlerini medyaya borçludurlar. Bilindiği üzere medya popüler kültürün en önemli temsil araçlarından biridir. Medyanın kitlere ulaşma, kitleleri yönlendirme gücü, bilinç endüstrilerini kurgulayan toplum mühendisleri tarafından yoğun bir biçimde kullanılmıştır. Medya aracılığıyla kitlelerin kanıları, beğenileri ve tercihlerinin yönlendirilmeye açık olması; medya iktidarlarının ve/veya medya endeksli/destekli iktidarların ortaya çıktığının söylenmesi mümkündür. Nitekim günümüzde liderler medya üzerinden en geniş kitlelere pazarlanabilinen birer popüler kültür ürünü göstergelere dönüşmüşlerdir. Bir başka deyişle liderler medya tarafından yaratılan bir imaj-mit kahramandır da dememiz mümkündür. Bu bağlamda imaj bir biçim ya da biçime dayalı üretim sorunudur. Fotoğraf, imaj yaratmada görselliğin vazgeçilmez bir unsurudur. Tumay (1996:44-45)’a göre kitle iletişim araçları yaratılan imajları hedef kitleye ulaştırma görevini üstlenirler. İmaj yaratma ve idealize etmede basın bir anlamda siyasi reklamı gerçekleştirmektedir. Reklam kapitalist tüketim toplumunun en itici güçlerinden biridir. Çünkü reklamın etkileme gücü yüksektir. Reklam, geniş kitlelere ulaşırken, toplum içindeki bireyden seçim yapması için onu zorlar. Nitekim, Berger’e göre “Reklam ele geçirme gücünden başka güç tanımaz. Bütün öbür insaniyetleri ya da gereksinimleri bu gücün buyruğuna verilmiştir. Tüm umutlar toplanmış, birbirine uydurulmuş, yalınlaştırılmıştır. Sonunda yoğun ama belirsiz, büyülü ama yinelenebilir bir umut sunulur her ürünle birlikte.” (Berger, 1995:153’den akt. Tumay, 1996:44).
İmaj yaratmada kullanılan fotoğraflarda yer alması gereken göstergeler; lider portresi, portrede yüz ve yüzdeki ifade, beden dili, kıyafet, ortam/mekan ve simgeler/sembollerdir.
a.       Lider Portresi: Bir liderin fotoğrafının sunumunda, liderin özne konumunda olduğu unutulmamalı ve egemen olarak yerleştirilmelidir. Çünkü lider göz önünde olan bir başka deyişle toplum tarafından sürekli gözlemlenen kişidir. Bu bağlamda lider öne çıkarılmalı onu destekleyenler ise “kitleleri arkasından sürükleyen lider” imajını ortaya koyacak şekilde konumlandırılmalıdır. Değişik mesleklerden, renklerden, cinsiyetlerden toplumun farklı katmanlarını temsil eden kişilere liderin arkasında yer verilmelidir. Böylece hem toplumun farklı kesimlerine seslendiği/kucakladığı kavramı toplumsal hafızaya ekilir hem de geniş bir yelpazeyi temsil ettiği imajı verilir.

b.      Portrede Yüz ve Yüzdeki İfade: Yüzdeki ifade liderin kendine güvenini ve kararlılığını temsil etmektedir. Aslında ‘fotoğraftaki yüz’ liderin yüzü değil mensup olduğu partinin temsili durumundadır. Dolayısıyla liderin yüzündeki ifade partinin samimiyetinin de göstergesi durumundadır. Bu bağlamda liderin fotoğraftaki yüzünün ifadesinin anlatımı toplumu ikna etmenin ön koşullarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

c.       Beden Dili: Amerikan seçimlerinde Kennedy ile Nixon’ın TV tartışması sırasında Nixon’ın bir ayağını kıvırarak durmasına karşın Kennedy’nin dimdik duruşunun yayıncı kuruluş tarafından bir tercih olarak yoğun bir biçimde topluma gösterilmesi, toplumsal hafızaya güçlü-zayıf lider imajının ekilmesinin en önemli örneklerindendir. Bilinçli bir tercih olarak topluma gösterilen/seçmen hafızasına enjekte edilen bu imaj aslında görüntülerin toplum üzerindeki etkileri açısından oldukça önemli bir referans oluşturmaktadır. Bu durumda “dik durmak” kararlılığın, güçlülüğün; ayağını kıvırarak durmak/ayağının üzerine sağlam basamamak ise zayıflığın, güçsüzlüğün, kararsızlığın göstergeleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kennedy ve Nixon’ın seçim kampanyası sırasında kameranın özellikle Nixon’ın ayağını kıvırarak tuttuğunu göstermesi aynı zamanda medyanın taraf olma özelliğinin de nitelikli bir örneğini temsil etmektedir.

d.      Kıyafet: Koyu renk ceket ve buna uygun bir kravat liderin ciddiyetini vurgular. Bürokratların ve/veya devlet adamlarının giyimlerinde kravat-ceket, takım elbise egemen kültür olarak bilinmektedir. Halk tarafından takım elbise ve kravat özde kişinin genelde ise devlet ciddiyetinin temsili olarak algılanmaktadır. Öte yandan koyu renkli elbise ve bıyık, tutucu politikacı/lider imajı verirken; spor giyim ise devlet imajından çok özel sektör imajını çağrıştırmaktadır. Özgün, şık ve tarz kıyafetler farklılığı simgeleyebildiği gibi kola takılmayan saat ise zamandan bağımsızlığın göstergesi olarak karşımıza çıkabilmektedir. Bunlara ek olarak liderlerin giydikleri kıyafetler kadar kullandıkları aksesuarlarında fotoğrafta oldukça belirleyici bir anlamı oluşturan göstergeler olduğu karşımıza çıkmaktadır.

e.      Ortam: Liderin içinde bulunduğu ortam lider imajı açısından oldukça önemlidir. Nitekim halkın içinde olması, halktan kopuk olmadığını, halkın içinden geldiğini vurgular. İçinde bulunduğu ortamda karşısındaki kişiyi dinlerken takındığı tavır lider imajının kurgulanmasına doğrudan etki etmektedir.

f.        Semboller/Simgeler: Liderler çoğu zaman kitlelere mesaj vermek için ya da bulundukları ortamdan kendilerini ayırmak için farklı semboller veya aksesuarlar kullanmaktadırlar. En basit anlamıyla böylesine bir gösterge üzerinden farklılık yaratmaya çalışan, marka giyinerek kendisini özel hisseden ve bulundukları ortamdaki insanlardan kendisinin özel biri olduğu izlenimini vermeye çalışan insanları çevremizde görmemiz mümkündür.

SAĞLIKTA LİDERLİK

Sağlık sektöründe hizmet sunan hastanelerde diğer sağlık personeli ile birlikte çalışan
hemşireler, liderlik yapmada önemli bir grubu oluştururlar. Çünkü hemşireler
bireylere kaliteli bir sağlık bakımı sunmak için gerekli bilgiye, profesyonel yönetim
ve liderlik becerilerini gerektiren sorumluluklara ve hasta bakımının sürekliliğinin
sağlanmasında destekleyici ve koordine edici bir role sahiptirler.
Gereç  ve Yöntem

Araştırmanın şekli

Bu çalışma, SSH’lerin ve birlikte çalıştıkları hemşirelerin liderliğe ilişkin görüşlerini
ve liderlik acısından SSH’lerin sahip oldukları özellikleri ortaya koymak amacıyla
tanımlayıcı olarak yapılmıştır.
Araştırmanın evreni ve örneklemi

Araştırmanın yapıldığı yıla (2005) ait verilere göre üniversiteye bağlı bu iki hastanede
toplam 720 hemşire çalışmaktadır. Toplam 49 SSH ve her SSH’nin sorumluluğu altında
ameliyathane ve poliklinikler hariç ortalama 8 hemşire görev yapmaktadır. Akreditasyon
çalışmaları içindeki bu üniversiteye bağlı iki hastanede çalışan, hemşirelikte
lisans düzeyinden mezun, kurumsal ve bireysel etkililikleri icin liderlik yeterliliklerini
artırmak isteyen araştırmaya katılmaya gönüllü SSH’ler ve birlikte çalıştıkları toplam
hemşire sayısının yarısından bir fazla sayıda ve araştırmaya katılmaya gönüllü,
en az 6 aydan bu yana SSH ile birlikte çalışan servis hemşiresi araştırma kapsamına
alınmıştır.
Ön uygulama

Veri toplama formunun işlerliğini değerlendirme çalışması, 05-14 Ekim 2005 tarihleri
arasında farklı iki üniversite hastanesinde çalışan, araştırmaya katılmayı kabul eden
lisans mezunu SSH’ler ve onlarla birlikte çalışan servis hemşiresi ile yapılmıştır. On
uygulamanın sonucunda formda işlemeyen bir soru olmadığı saptanmış ve form üzerinde
değişiklik yapılmaksızın kullanılmıştır.

Araştırmanın etik boyutu

Çalışmanın uygulanabilmesi için Hastane Direktörlüğünden ve Üniversite Etik
Kurulu’ndan yazılı izin alınmıştır. Kurum hemşirelik müdürlükleri ile görüşülmüş
ve çalışma ile ilgili bilgi verilmiştir.
Bulgular

Araştırma kapsamına alınan SSH’lerin yaş ortalaması 34.90}5.07, memuriyette gecen
sure ortalaması 13.17}4.31, bu hastanede çalıştıkları sure ortalaması 12.60}4.38 ve
yönetici olarak çalıştıkları sure ortalaması 5.03}4.49 olarak bulunmuştur. Araştırma
kapsamına alınan hemşirelerin ise yaş ortalaması 27.22}5.27, memuriyette gecen
sure ortalaması 5.47}6.00, bu hastanede çalıştıkları sure ortalaması 4.79}5.54 ve SSH
ile birlikte çalıştıkları sure ortalamaları 2.07}2.47 olarak bulunmuştur.
Adsız.jpg
SSH’lerinin mesleki hedef, mesleki imaj ve kendilerini bir lider olarak
görme durumlarına ilişkin görüşleri yer almaktadır. SSH’lerin %66,7’sinin mesleki
hedefi olduğu görülmektedir. %70,0’i hemşirelerin meslek imajının geliştirilmesine
yönelik caba gösterildiğini, %80,0’i ise kendisini bir lider olarak gördüğünü belirtmiştir.






KAYNAKÇA















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder